Cebinden sigara paketini
çıkarıp kendini birkaç nefes daha eritmeden önce derin bir iç geçirdi. Serin
havanın ciğerlerini keşfetmesine izin verdi. Önünde muhteşem bir manzara vardı.
Deniz durgun, rahatını yalnızca birkaç martı birbirini kovalarken kaçırıyormuş
gibi duruyordu. Martıların ölmek zorunda olmaları çok keyifsiz, fakat bu
durumdan haberi bile olmayan üstü ben misali siyah ağaçlarla bezeli koca dağ
bütün heybetiyle onlara sarılmak ister gibi kollarını açmış bekliyordu.
Çayından bir yudum aldığı an dili yandı. Hala acıyan dilini yine henüz yakmış
olduğu sigaranın ucunda dolaştırdı. Hemen yanıbaşında duran yerden yarım metre
yükseklikte gümüş renkli küllüğe parmaklarının küçük cambazlığıyla silkti
sigaranın dökülen deri parçalarını. İçinde birbirinden farklı tam on altı
izmarit. Küllerin derinliklerinde kaybolması için küllüğün ciğerlerinde açılmış
deliklerinden geçecek kadar büyük olmayan izmaritler üst tarafta boylu boyunca
belleri bükülmüş yatarken, onları çevreleyen ve ölümlerine şahit olan metal
çerçeve bütün heybetiyle onlara sarılır gibi kucağında oturtuyordu. Önünde
muhteşem bir manzara ve dibinde böylesine kokuşmuş bir küllük. Fakat o küllüğü
izlemeyi tercih ediyordu. Tek yapması gereken önünde koca bir derya varken
kafasını kaldırıp bakmaktı. Başı iyice ağırlaşıp önüne düştü. Gözlerini yan yan
kestiği bu yarım metrelik metal mezarlıktan alamıyordu. Güneşin parlattığı
yerlerindeki siyah lekeleri, fidan şeklindeki dikey deliklerin orantılarını,
tam ortasındaki gülle misali başlığı, onu ayakta tutan en dipteki
bütünselliğinden asla vazgeçemeyecekmiş gibi duran yusyuvarlak temelini,
izmaritlerin beyaz küllerle hatları işaretlenmiş leşlerini tek tek inceledi.
Uzaklarda bir martı açlığına yenilip denizin derinliklerine daldı. Fakat o bunu
farketmedi. Bunca devran dönerken o kendi cinayetini işlemeye hazırlanıyordu,
gözleriyse yalnızca küllüğe kilitlenmişti. Sıfatına son bir defa bile bakmadan
sigarasını metal mezarlığa gömdü. Hayat nefesinin kalmadığına emin olmak için
belini kırıp ortasından iyice bastırdı ve arkasına bile bakmadan kalkıp uyumak
için kendi paketine doğru yürümeye başladı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder