Kelebekler öldüğünde nereye
giderler?
Cesedini insanlardan çamurlu
yapraklar koruyabilir mi?
Altında ezildiğinde ömrünün öğle
güneşi yüzünü yakmadan,
kumaşa dönen saçlarına takamadığı
çiçeklerin üstüne düşen çiğ damlalarından mı son suyunu içer?
Dudaklarının kıvrımları dişlerine
geçmişken,
Tutkunun acısını, bir akşam üstünü
göremeyişinden kim anlar?
Kızıl, mor, çürük yeşil, siyah, en
son beyaz
kanatlarına ölüm ve doğumunu kim
yazar?
Sen o sırada hangi deliğe
saklanırsın?
Uzaktan izliyor olur musun?
Yoksa yeni avına mı çıktın?
Susuzluğun doymuyor, öpmeden
öldüremiyor musun?
Seni var edene hayranlık duymuyor
musun?
Dua etmek ister ve gururuna
yediremezken düşünüyor musun?
Böylesi muhteşem, böylesi acımasız,
Böylesi muhteşem, böylesi acımasız,
Hepsine cennet kurabilecekken,
Hepimizi yaktığına inanabiliyor
musun?
İpek bir kozaya açtığın delikten gördüklerine bakarak
İpek bir kozaya açtığın delikten gördüklerine bakarak
Dünyanın sırrına eriştiğin oldu mu
hiç?
Denemekten yılmıyor musun?
Denemekten yılmıyor musun?
O sırrı oraya sen koymadın mı?
Sol kolun sızladığında korkmadın mı?
Kendine hiç sormadın mı?
Evrenleri yaratan katil öldüğünde nereye gider?
Evrenleri yaratan katil öldüğünde nereye gider?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder